×

Bireysel Sonuç Sorgulama

×
Diğer Sonuçlarınız
Sonuç

Çagın Hastalığı Metabolik Sendrom

 Çagın Hastalığı Metabolik Sendrom

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde yaşam şekli değişiklikleri nedeni ile bir salgın haline gelerek hızla yaygınlaşan metabolik sendrom birden fazla kalp damar hastalığı riskinin bir arada bulunduğu hastalıklar grubudur.

Düzensiz ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları, masa başı çalışma koşulları ve hareketsiz yaşam tarzı, kronik stres hastalığın oluşumunda önemli faktörlerdendir.

Kişinin yaşının ilerlemesi ile birlikte kalp damar hastalıkları ve şeker hastalığı riskini arttıran metabolik sendromun erken evrede tanılanması oldukça önemlidir. Orta yaşlı ve yaşlı popülasyon da gittikçe artan metabolik sendromun genç yaşta görülme oranları da giderek artmaktadır. Doğurganlık yaşındaki kadınlarda kısırlık, adet düzensizliği, kıllanmada artış gibi bozukluklar sıklıkla beraberinde görülür. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2005 yılında toplam 58 milyon ölümün %30’unun (yaklaşık 17.500.000 ölüm) kalp damar sistemi ve beraberindeki hastalıklardan kaynaklandığı belirtilmektedir. 2020 yılında bu oranın % 36’ya ulaşacağı düşünülmektedir.

İnsülin Direnci Önemsenmeli

Metabolik sendromun temelinde insülin direnci yatmaktadır. Organizma aldığı enerjiyi kullanmaktan çok yağ dokusunda depolama yönünde çalışmakta böylece yağ dokusunda artış meydana gelmektedir. Şeker hastalığı yada bozulmuş açlık şekeri varlığı,İnsülin direnci varlığı,kan yağlarında dengesizlik,kan basıncının 130/85 mmhg üstünde olması ya da antihipertansif tedavi alıyor olmak,bel çevresinin erkeklerde 94 cm, kadınlarda 80cm olması veya vücut kitle indeksinin 30 kg/m2 olması ve bu bulguların sadece ikisinin bir arada bulunması metabolik sendrom tanımı için yeterli olabilir.Çünkü metabolik sendromda sebep sonuç ilişkisi vardır. Bu belirtiler birbirini tetikler.

Metabolik sendrom tedavi edilmediğinde ciddi organ hasarlarına, felç, kalp krizi gibi kalp damar hastalıklarına , ürik asit yüksekliği (hiperürisemi),kanser, uyku apnesi,polikistik over sendromuna kadar bir çok sağlık sorununa neden olmaktadır.

Tedavide amaç kişinin diyetinin düzenlenmesi ve kilosunun kontrol altına alınması, düzenli egzersiz alışkanlığının kazandırılması, insülin direncinin tedavi edilerek kan şekerinin kontrol altına alınması ilkelerini içermektedir. Böylece özellikle karaciğer ve böbreklerde oluşabilecek hasarlar önlenmiş olup kalp damar hastalıkları ve şeker hastalığına yakalanma riski azaltılmış olmaktadır. Metabolik sendrom genetik yatkınlık ile de ilgilidir. Bu nedenle hastanın yakınlarının da değerlendirilmesi önemlidir.

Hangi Laboratuvar Tetkikleri Yapılmalıdır?

Homa IR (insülin direncinin belirlenmesinde kullanılan bir formüldür, insülin ve açlık kan şekeri değerlerine bakılarak hesaplanır ) ,gerekli durumlarda şeker yükleme testi (OGT) ,HGA1C ( 3 aylık kan şekeri düzeyi ) , lipit paneli ( kolesteroller ve trigliserid ), karaciğer enzimleri ( Özellikle ilaç kullanımı olan hastalarda veya karaciğer yağlanması olan hastalarda ),böbrek fonksiyon testleri (diyabet ve yüksek tansiyonu bulunan hastalarda ),Hemogram ve tiroid hormon düzeyleri istenen temel tetkiklerdendir. Doktorunuz sizden ek olarak kanın pıhtılaşması ile ilgili testleri ve beraberinde farklı tetkikleri isteyebilir.

© Talatpasatip.com. Tüm Hakları Saklıdır.